Kulak içi iltihabı, özellikle çocuklar başta olmak üzere birçok insanda yaygın olarak görülen bir rahatsızlıktır. Bu durum, özellikle kış aylarında daha sık ortaya çıkar ve hastanelerin kulak burun boğaz bölümlerine başvuran hasta sayısının artmasına neden olur. Kulak içi iltihabı hem çocuklarda hem de yetişkinlerde benzer belirtiler gösterse de, çocuklarda yüksek ateş gibi ek semptomlarla daha tehlikeli hale gelebilir. Vücutta oluşan diğer iltihaplı hastalıklarda olduğu gibi, bünye zayıfsa yüksek ateş problemi de görülebilir.

Kulak içi iltihabı durumunda, "orta kulak" olarak adlandırılan bölge ciddi şekilde etkilenir ve tüm iltihaplanma bu bölgede meydana gelir. Ancak müdahale edilmeyen iltihaplanmalar iç kulağa ve hatta dış kulağa kadar yayılabilir. Bu nedenle kulak içi iltihaplanma daha büyük bir sorun haline gelmeden gerekli tedavilerin yapılması önemlidir. Kulak içi iltihaplanmasına müdahale edilmezse, işitme sağlığında geçici veya kalıcı hasar oluşabilir.

Kulak içi iltihabı belirtileri çeşitli şekillerde kendini gösterir:

Kulağa alınan darbeler ve yaralanmalar direkt olarak kulak içi iltihaplanmasına neden olabilir. Bunun dışında kulak hijyeninin yeterli seviyede olmaması ve buna bağlı olarak kulakta bakterilerin oluşması, kulak içi iltihabının en büyük nedenlerinden biridir. Bu nedenle kulakların düzenli olarak, üç günde bir, yabancı cisim sokulmadan sadece pamuk ve peçeteyle temizlenmesi gerekir. Ayrıca, soğuk algınlığı, bademcik şişmesi ve diğer KBB hastalıkları da kulak içi iltihabına yol açabilir.

Kulak içi iltihabı tanısı genellikle uzman bir doktor tarafından kolayca konulabilir. Bu tanı için otoskop adı verilen bir aletle muayene yapılır. Bu alet sayesinde kulak zarı ve iltihaplı bölge rahatça incelenir. Tedavi aşamasında ise genellikle ilaç tedavisi uygulanır. Özellikle kulak damlaları bu tedavinin en önemli parçasıdır. Ayrıca, gerekli durumlarda antibiyotik tedavisi de uygulanabilir.

Kulak içi iltihabından korunmak için aşağıdaki yöntemler uygulanabilir:

Kulak içi iltihabı, erken tanı ve uygun tedavi yöntemleri ile kontrol altına alınabilir. Bu nedenle belirtiler görüldüğünde vakit kaybetmeden bir uzmana başvurmak önemlidir.