Kulak Çınlaması Neye İşarettir

Kulak çınlaması neye işarettir, Kişinin kulağında zaman zaman çıkan ya da sürekli olabilen, normalde olmayan bir sesten oluşmaktadır. Genellikle hastalar bunu zil sesi şeklinde tarif etmektedir. Çok kalın veya çok ince olabildiği gibi tek veya iki kulakta da olabilmektedir. Uzun süreli kulak çınlaması olduğunda bunun sebebini öğrenmek için mutlaka bir kulak doktoruna gidilmesi gerekmektedir. Zira kulak çınlaması 10 ciddi hastalığın belirtisi olabilmektedir. Şeker hastalığından, tansiyona, tiroidden kolesterol, kulak enfeksiyon hastalığından tümör hastalığına kadar pek çok hastalık kulak çınlaması ile kendini belli etmektedir. Bu nedenle ‘'kulağım çınlıyor ‘' deyip geçilmemeli, dikkatli bir gözlemle gerektiğinde zaman kaybetmeden Kulak Burun Boğaz doktoruna gitmemiz gerekmektedir. Kulak çınlaması çoğu zaman nedeni olmayan şekilde de çınlamaktadır. Kulak çınlamasının sebebini öğrenmek için KBB doktoruna danışılması gerekmektedir. Tuzun azaltılması, sigara, kahve, kola ve alkolden uzak durulması gerekmektedir.

Damarlarda meydana gelen genişlemeler olarak tanımlanan anevrizma, özellikle baş ve boyun taraflarında ise kişide kulak çınlaması oluşmaktadır.

İşitme siniri kulaktan alınan sesi beyine götüren sinirdir. İşitme sinirinden meydana gelene tümöral oluşum özellikle tek taraflı çınlamaya yol açmaktadır. Sürekli oluşan çınlama, geçmek bilmeyen ve aniden ortaya çıkmış tek taraflı bir çınlamanın tedavisi için muayene olunması gerekmektedir. Kişinin sadece tek kulağında çınlama oluştuğu gibi işitme de problem yaşama ve baş dönmesi de olabilmektedir.

Kişide şeker hastalığı varsa, tansiyonunda an, yükselme veya aniden tansiyon düşmesi oluşuyorsa, kolesterol yüksekliği tiroit hastalığı varsa mutlaka tedavi edilmesi gerekmektedir. Bu hastalıklar kişide kulak çınlamasına yol açmaktadır.

Kulak zarında bir kaza sonucunda enfeksiyona bağlı veya yüksek sese karşı kulak zarı delinmesi meydana gelmektedir. Delinme varsa yine çınlama olabilmektedir. Akut bir zar delinmesi ise ve delik çok büyük değilse, erkenden teşhis edildiğinde, enfeksiyona yol açması engellenip kulak zarının kendisini yenilediği görülmektedir.